GÜNCEL DEĞİŞİKLİKLERDEN...
ADALET BAKANLIĞI'NDAN BOŞANAN EŞE ''ÖMÜR BOYU'' NAFAKAYA SINIR
Bakanlık Komisyonunun alternatifli çalışmasına göre, Türk Medeni Kanunu'nun 175/l maddesinin birinci fıkrasındaki, '' yoksulluk nafakasına'' 5 yıl sınırı konulacak,süreyi aile mahkemesi hakimleri belirleyecek. Konunun detayları ise şöyle ;
- Taslak çalışmaya göre bu maddedeki ''süresiz'' ibaresi kaldırılacak, çocuksuz boşanmalara en fazla 1 yıl, çocuklu boşanmalara da yine dava açılış tarihinden itibaren yani tedbir nafakası süresi dahil olmak üzere 3 ya da en fazla 5 yıl yoksulluk nafakası verilmesi planlanıyor.
- Yine taslağa göre, aile hakimi, eşe '' yoksulluk nafakası'' verilmesini ve süresini takdir ederken ''evliliğin süresi'' ''ortak çocuk bulunup bulunmaması '', kadının (eşin) yaşı'', ''gelir seviyesi'' ve ''kusur durumu'' gibi ölçütlere bakarak nafaka süresini belirleyecek. Nafaka belirlenirken, boşanan eşin kusur derecesi önem taşıyacak.Kadının kusurunun %50'den fazla olması halinde hakim nafaka ödenmemesine karar verebilecek. Nafakanın maddi-manevi tazminatta olduğu gibi ''az kusurlu'' ya da ''kusursuz eşe'' verilmesi üzerinde çalışılıyor.Yoksulluk nafakası alan eşin mağduriyeti alınan tüm tedbirlere rağmen belirlenen 5 yıllık süre sonunda hala devam ediyorsa devlet tarafından bir fon oluşturularak,nafakanın fondan karşılanması önerisi de bakanlığın çalıştığı konular arasında yer alıyor.
MAL PAYLAŞIMINDA BİTCOİN !
Bu konuda son derece önemli bir yasal boşluk olduğu geçtiğimiz aylarda İngiltere'de gerçekleşen boşanma davasında ortaya çıktı. Mal paylaşımı esnasında adamın malvarlığının tahmin edilenden çok daha az görünmesi üzerine eşi itiraz etti. Durumu araştıran kadın, adamın tüm malvarlığını son iki yıldır Bitcoin gibi kripto paralara yatırdığını ortaya çıkardı. Mahkemeye itiraz eden kadın her ne kadar haklı görünse de, mahkeme ilgili para biriminin resmi olmadığını ve el konulamayacağına karar verdi.
Benzer bir durumun Türkiye'de yaşanması halinde neler olabileceği konusunda bir netlik olmamakla birlikte, kripto paraların her ne kadar bazı ülkelerde alışverişlerde kullanılıyor olmasına rağmen henüz emtia ya da bir para birimi olmadığını söylemek mümkün. Yasal bir düzenleme olmadığı için de paylaştırılmasının şu aşamada mümkün olamayacağı ve bu durumun mağduriyete neden olacağı çok açık.
RKC HUKUK BÜROSU
Av. Tuğba RAKICI
Yorumlar
Yorum Gönder